Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’nın sonuçlarına göre, en yüksek gelir grubunun toplam gelirden aldığı pay yüzde 47,5 oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2020 yılı Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması sonuçlarını açıkladı. Buna göre, Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2020 yılı sonuçlarına ilişkin gelir bilgileri, bir önceki takvim yılı olan 2019 yılını referans almaktadır. Gelir hesaplamalarında, hanehalkı gelirleri hanehalkı büyüklüğü ve kompozisyonu dikkate alınarak eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine dönüştürülmektedir.
Son yapılan araştırma sonuçlarına göre; en yüksek eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine sahip yüzde 20'lik grubun toplam gelirden aldığı pay bir önceki yıla göre 1,2 puan artarak yüzde 47,5'e yükselirken, en düşük gelire sahip yüzde 20'lik grubun aldığı pay 0,3 puan azalarak yüzde 5,9'a düştü.
GİNİ KATSAYISI 0,410 OLARAK TAHMİN EDİLDİ
Gelir dağılımı eşitsizliği ölçütlerinden olan Gini katsayısı, sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, bire yaklaştıkça gelir dağılımında bozulmayıifade etmektedir. En son yapılan araştırma sonuçlarına göre Gini katsayısı bir önceki yıla göre 0,015 puan artış ile 0,410 olarak tahmin edildi. Toplumun gelirden en fazla pay alan yüzde 20'sinin elde ettiği gelirin en az pay alan yüzde 20'sinin elde ettiği gelire oranı şeklinde hesaplanan P80/P20 oranı 7,4'den 8,0'a, gelirden en fazla pay alan yüzde 10'unun elde ettiği gelirin en az pay alan yüzde 10'unun elde ettiği gelire oranı şeklinde hesaplanan P90/P10 oranı ise 13,0'dan 14,6'ya yükseldi.
Yıllık ortalama hanehalkı kullanılabilir geliri 69 bin 349 TL oldu
Türkiye'de yıllık ortalama hanehalkı kullanılabilir geliri yüzde 15,8 artarak 2020 yılı anket sonuçlarına göre 69 bin 349 TL oldu.
Yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri 33 bin 428 TL oldu
Türkiye'de yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri bir önceki yıla göre yüzde 17,2 artarak 28 bin 522 TL'den 33 bin 428 TL'ye yükseldi.
KULLANILABİLİR FERT GELİRİ
Yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri en yüksek tek kişilik hanelerin oldu
Yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirlerinde en yüksek gelir, geçen yıla göre 5 bin 450 TL artarak 42 bin 712 TL ile tek kişilik hanehalklarının oldu. Çekirdek aile bulunmayan birden fazla kişiden oluşan hanehalklarının yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri 38 bin 141 TL iken tek çekirdek aileden oluşan hanehalklarında bu değer 34 bin 577 oldu. En düşük yıllık ortalama eşdeğer kullanılabilir hanehalkı fert gelirine sahip hanehalkı tipi ise 25 bin 889 TL ile en az bir çekirdek aile ve diğer kişilerden oluşan hanehalkları oldu.
TOPLAM GELİRDEN EN YÜKSEK PAYI YÜZDE 47,1 İLE MAAŞ VE ÜCRET GELİRİ ALDI
Toplam gelir içerisinde en yüksek payı, yüzde 47,1 ile bir önceki yıla göre 0,4 puan artan maaş ve ücret geliri aldı. İkinci sırayı yüzde 21,8 ile önceki yıla göre 0,1 puanlık azalış gösteren sosyal transfer geliri alırken üçüncü sırayı yüzde 17,7 ile 2019 yılı anket sonuçları ile aynı paya sahip müteşebbis geliri oluşturdu.
TARIM GELİRİ
Tarım gelirinin müteşebbis geliri içindeki payı 2019 yılı anket sonuçlarına göre 1,7 puan azalarak yüzde 20,9 olurken, emekli ve dul-yetim aylıklarının sosyal transferler içindeki payı 0,1 puan azalarak yüzde 91,7 olarak gerçekleşti.
İŞ GELİRİ
En yüksek yıllık ortalama esas iş geliri 63 bin 085 TL ile yükseköğretim mezunlarının oldu
Yıllık ortalama esas iş gelirleri sırasıyla yükseköğretim mezunlarında 63 bin 085 TL, lise ve dengi okul mezunlarında 41 bin 855 TL, lise altı eğitimlilerde 32 bin 838 TL, bir okul bitirmeyenlerde 22 bin 936 TL ve okur-yazar olmayan fertlerde 16 bin 785 TL olarak hesaplandı. Geçen yıla göre yıllık ortalama esas iş gelirinde en yüksek artış yüzde 25,5 ile bir okul bitirmeyen en düşük artış ise yüzde 18,8 ile okur-yazar olmayan fertlerde oldu.
Yıllık ortalama esas iş gelirinde en yüksek artış yüzde 31,0 ile inşaat sektöründe oldu
Esas iş gelirleri sektörel ayrımda incelendiğinde; en yüksek yıllık ortalama gelirin 46 bin 034 TL ile hizmet sektöründe, en düşük yıllık ortalama gelirin ise 25 bin 263 TL ile tarım sektöründe olduğu görüldü. Bir önceki yıla göre; yıllık ortalama esas iş gelirinde en yüksek artış yüzde 31,0 ile inşaat sektöründe gözlenirken, bunu yüzde 26,1 ile sanayi sektörü izledi. Diğer taraftan hizmet sektöründe yüzde 23,9, tarım sektöründe ise yüzde 15,8 artış gözlendi.
En yüksek yıllık ortalama esas iş geliri 125 bin 698 TL ile işverenlerin oldu
Yıllık ortalama esas iş gelirleri sırasıyla işverenlerde 125 bin 698 TL, ücretli maaşlılarda 42 bin 006 TL, kendi hesabına çalışanlarda 33 bin 207 TL ve yevmiyelilerde 17 bin 577 TL olarak hesaplandı. Geçen yıla göre en yüksek artış yüzde 31,6 ile işverenlerde en düşük artış ise yüzde 19,0 ile yevmiyelilerde oldu.
GÖRELİ YOKSULLUK ORANI YÜZDE 15,0 OLDU
Toplumun genel düzeyine göre belli bir sınırın altında gelire sahip olan bireyler göreli anlamda yoksul sayılmaktadır. Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı 2020 yılında 0,6 puan artarak yüzde 15,0 oldu. Medyan gelirin yüzde 60'ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre yoksulluk oranı ise son yılda 0,6 puan artarak yüzde 21,9 olarak gerçekleşti.
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 40'ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,6 puanlık artış ile yüzde 8,9 olarak gerçekleşti. Medyan gelirin yüzde 70'i dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre ise yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,5 puanlık artış ile yüzde 29,0 oldu.
YOKSULLUK ORANI EN DÜŞÜK HANELER ÇEKİRDEK AİLE BULUNMAYAN HANELER OLDU
Hanehalkı tipine göre eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranlarına bakıldığında; çekirdek aile bulunmayan birden fazla kişiden oluşan hanehalklarında yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,3 puan artarak yüzde 9,5, tek kişilik hanehalklarında bu oran 1,7 puan artarak yüzde 10,9 olmuştur. En az bir çekirdek aile ve diğer kişilerden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranının 0,2 puan artarak yüzde 18,4, tek çekirdek aileden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranının ise 0,7 puan artarak yüzde 14,5 olduğu görüldü.
Okur-yazar olmayanların yüzde 26,7'si, yükseköğretim mezunlarının ise yüzde 3,2'si yoksul
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranına göre; okur-yazar olmayan fertlerin yüzde 26,7'si, bir okul bitirmeyenlerin yüzde 25,7'si yoksul iken, bu oran lise altı eğitimlilerde yüzde 14,0, lise ve dengi okul mezunlarında ise yüzde 8,3 oldu. Yükseköğretim mezunları ise yüzde 3,2 ile en düşük yoksulluk oranının gözlendiği grup oldu.
MADDİ YOKSUNLUK ORANI YÜZDE 27,4 OLDU
Finansal sıkıntıda olma durumunu ifade eden maddi yoksunluk; çamaşır makinesi, renkli televizyon, telefon ve otomobil sahipliği ile ekonomik olarak beklenmedik harcamaları yapabilme, evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayabilme, kira, konut kredisi ve faizli borçları ödeyebilme, iki günde bir et, tavuk, balık içeren yemek yiyebilme ve evin ısınma ihtiyacını karşılayabilme durumu ile ilgili hanehalklarının algılarını yansıtmaktadır.
Yukarıda belirtilen dokuz maddenin en az dördünü karşılayamayanların oranı olarak tanımlanan ciddi maddi yoksunluk oranı 2019 yılında yüzde 26,3 iken 2020 yılı anket sonuçlarında 1,1 puan artarak yüzde 27,4 olarak gerçekleşti.
SÜREKLİ YOKSULLUK ORANI YÜZDE 13,7 OLDU
Dört yıllık panel veri kullanılarak hesaplanan sürekli yoksulluk oranı, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 60'ına göre son yılda ve aynı zamanda önceki üç yıldan en az ikisinde de yoksul olan fertleri kapsamaktadır. Buna göre, 2020 yılı anket sonuçlarında sürekli yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 1,0 puan artarak yüzde 13,7 oldu.
KENDİLERİNE AİT BİR KONUTTA YAŞAYANLARIN ORANI YÜZDE 57,8 OLDU
Oturulan konuta sahip olanlar geçen yıla göre 1,0 puan azalarak 2020 yılında yüzde 57,8 hesaplanırken, kirada oturanların oranı yüzde 26,2, lojmanda oturanların oranı yüzde 1,2, kendi konutunda oturmayıp kira ödemeyenlerin oranı ise yüzde 14,7 olarak gerçekleşti.
KONUTUN İZOLASYONUNDAN DOLAYI ISINAMAMA EN ÇOK KARŞILAŞILAN KONUT VE ÇEVRE PROBLEMİ OLDU
Kurumsal olmayan nüfusun yüzde 36,7'si konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu, yüzde 34,7'si sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri vb. problemleri yaşarken yüzde 22,6'sı trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlarla karşılaştı.
TAKSİT ÖDEMELERİ VEYA BORÇLARI OLANLARIN ORANI YÜZDE 58,3 OLDU
Geçen yıla göre konut alımı ve konut masrafları dışında borç veya taksit ödemesi olanların oranı 12,8 puan azalarak yüzde 58,3 oldu. Nüfusun yüzde 7,0'ına bu ödemeler yük getirmezken yüzde 18,8'ine çok yük getirdi. Hanelerin yüzde 59,3'ü evden uzakta bir haftalık tatil masraflarını, yüzde 37,3'ü iki günde bir et, tavuk ya da balık içeren yemek masrafını, yüzde 32,2'si beklenmedik harcamaları, yüzde 20,3'ü evin ısınma ihtiyacını, yüzde 58,0'ı eskimiş mobilyaların yenilenmesini ekonomik olarak karşılayamadığını beyan etti.