ERZURUM (İHA) - ÖĞ-DER Erzurum Şube Başkanı Abdullah İkinci, uzun eleştiri ve tartışmalardan sonra Milli Eğitim Bakanının değiştirildiğini belirterek, yeni bakandan beklentilerini dile getirdi. İkinci, “Herşeyden önce Bakan uygulamalarda adil olmalı, yanlışların düzeltilmesi konusunda cesur olmalı. Öğretmeni ve eğitimi tanıyan, milli değerlerimizi özümsemiş bir kadro kurmalıdır” dedi.
“Eski Bakan 800 bine varan MEB çalışanını, STK’ları değil etrafında ki bir avuç bürokratı göz önünde bulundurup MEB’i yönetmek istemesi, “Her şey yolunda gidiyor ” diyerek Milli eğitimin temel taşı olan öğretmenin ve STK’ların eleştirilerine kulak tıkaması, öğretmeni sahiplenmemesi, MEB Bakanı hakkında yoğun eleştirilerin oluşmasına sonucunda tüm bunlar Bakanın görevinin son bulmasında etkili oldu” diyen İkinci yaptığı açıklamada “Hakkını da teslim etmek gerekir ki eski Bakan önemli işler gerçekleştirdi. MEB de Kesintisiz eğitimin kaldırılması, Kur’an dersleri, Osmanlıca ve temel dini bilgiler dersleri okutulmaya başlandı. Kendileri bunlarla hatırlanacaktır” diye konuştu.
Yeni Bakan’ın işinin önceki Bakana göre kolay ama yapması gereken çok önemli işler olduğuna inandıklarını dile getiren İkinci, “Öğretmen Derneği olan ÖĞDER Erzurum Şubesi olarak Yeni Bakanımıza önerilerimizi öğretmenler adına iletmek istiyoruz.
Herşeyden önce Bakan uygulamalarda adil olmalı , yanlışların düzeltilmesi konusunda cesur olmalı. Öğretmeni ve eğitimi tanıyan, milli değerlerimizi özümsemiş bir kadro kurmalıdır.
Öğretmenlerin kırılan gönüllerini alması ,kendilerine sahip çıkan bir bakanlarının olduğunu hissettirmesi, kararları alırken bir avuç bakanlık bürokrasisinin yönlendirmesiyle değil, alandaki eğitim çalışanlarının sesine STK’ların önerilerine kulak vermelidir.
AB nin istekleri uygulanarak Milli ve manevi değerlerine bağlı bir neslin yetişmesi mümkün değildir. Kendi tarih, kültürel ve dini değerlerimizi öğrencilere öğretecek öğretmen yetiştirme programı yeniden hazırlanmalı, MEB de buna uygun müfredat ve ders kitapları hazırlatılmalıdır.
Öğrencilere sağlanan kılık kıyafet serbestisi öğretmenlere de getirilmelidir. Okullarda başörtüsü yasağı öğretmen ve öğrenciler için tamamıyla çıkarılacak kanunla son bulmalıdır.
Atanma, yer değiştirme ve meslekte ilerleme konularında yapılacak düzenlemelerde liyakat esaslarına dayalı objektif kriterler konmalıdır.
Okullarda şiddetin artmasına sebep olan disiplin yönetmeliği değiştirilerek caydırıcılık oluşturulmalı.
Sık sık sistem değişikliğini bırakarak en az 20 yıl uygulanacak sistemler oluşturulmalı. Yapılan değişiklikler geçiş ve deneme süreci beklenmeden hemen uygulandığı için sürekli değiştirilmek zorunda kalınmaktadır.
28 Şubat dayatması olan Karma eğitim zorunluluğu kaldırılmalı. İsteyen karma isteyen ayrı sınıflarda veya okullarda çocuğunu okutabilmelidir.
Yeni öğretmen ihtiyacı tespit edilip Şubat’ta mutlaka öğretmen ataması yapılmalıdır.
Öğretmenler en düşük maaş alan kariyer sahibi üniversite mezunu meslek gurubu haline gelmiştir. Ek ödeme adı altında yapılan iyileştirmelerden öğretmenler muaf tutulmuştur. Bu yanlış düzletilmelidir.
Eğitimin sorunlarını çözmek adına bölge şuraları toplamalı. Bölgesel sorunlara yerinde çözümler üretmelidir.
100 Temel eser adı altında öğrencilere okutulan dini ve kültürel değerlerimizle çelişen kitaplar bu listeden çıkarılmalıdır.
Öğretmenin kendini geliştirmesinde önemli bir faktör olan alanında Yüksek Lisans ve doktora eğitimi özendirilmelidir.
Öğrencilerin temel bilgi ve becerilerini edinmeksizin üst sınıfa geçme uygulamasından vazgeçilmelidir. Herkesi sınıf geçirme yanlışından dönülmelidir.
Eğitim yatırımları için belirlenen kamu harcamaları OECD’nin çok gerisindedir. Bu bütçe artırılmadan eğitim yatırımları çağın seviyesine çıkmadan sonuca ulaşılmaz.”