Oltu HEM hibe almaya hak kazandı

Son yıllarda yaptığı ulusal ve uluslar arası projelerle dikkat çeken Oltu Halk Eğitimi Merkezi bu başarılarına bir yenisini daha ekledi.
2016 yılında Erasmus yetişkin eğitimi personel hareketliliği kapsamında Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve Ulusal Ajansa sunulan" Avrupa Birliği Ülkelerinde El Sanatları Uygulamaları ve Kültürel Etkileşim" isimli proje 642 proje içerisinde ulusal ajans uzmanları tarafından yapılan değerlendirme neticesinde yüzde dörtlük dilime girerek hibe almaya hak kazandı.
Proje hakkında bilgi veren Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Cemal Tanrıver; "Erasmus Projeleri 2016 başvuru döneminde Oltu Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü koordinatörlüğünde , Oltu Mesleki Eğitim Merkezi, Uşak Halk Eğitimi Merkezi ve Üsküdar Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü ortaklığında bir konsorsiyum oluşturduk. Yaptığımız ortak çalışmalar neticesinde hazırladığımız " Avrupa Birliği Ülkelerinde El Sanatları Uygulamaları ve Kültürel Etkileşim" adlı projemiz ulusal ajans tarafından kabul edildi. Projemizin kabul edilmesinin birkaç önemi vardır. Bunlardan biri birlikte iş yapabilme becerisi, istişare etme, bilgiyi paylaşma gibi kavramların önemi açısından çok faydalı olmuştur. Proje ortaklarımız farklı illerde olmalarına rağmen istenilirse birlikte çok güzel faaliyetler yapılabileceğini göstermiştir. Ulusal ajans tarafından Erasmus yetişkin eğitimi personel hareketliği kapsamında hazırlanan projelere ayrılan bütçe mesleki ve okul eğitimi projelerine ayrılan bütçeye göre çok yetersizdir . Yetişkin eğitimi projelerinin kabul edilme oranları diğer projelere göre çok düşüktür. Bundan dolayı Ulusal ajansa sunulan 642 proje arasından ilk 25 proje arasına girerek hibe kazanmak bizleri ziyadesiyle mutlu etmiştir. Bu sonuç bizlere yeni sorumluluklar yüklemiş ve yeni hedeflere yöneltmiştir.
Yurtdışı ortakları Çek Cumhuriyet'i ve Polonya 'dan olan projemizin süresi 12 aydır. Proje 12 katılımcı ile 2 hareketlilik şeklinde gerçekleştirilecektir. "dedi
Neden böyle bir konuyu seçtikleri hakkında açıklamalarda bulunan Tanrıver; “Hızlı gelişen teknoloji ve ulaşım hizmetlerinin yaygınlaşması neticesinde dünya küresel merkez halini almıştır. Küreselleşen dünya da kültürlerin yaşayan delili ve paha biçilmez hazinesi olan el sanatlarına olan ilgi artmaktadır. Artan ilgi sonucu yerel kültür ürünlerinden olan el sanatlarının araştırılması, korunması, devam ettirilmesi, yaygınlaştırılması ve gelecek kuşaklara aktarılması önem kazanmış ve tüm dünyada konu ile ilgili kurumların sayısı artmıştır. El sanatları ulusal hafızayı, kültür mirasını, kimliği etkileyen yönleri ile sosyolojik, antropolojik ve folklorik boyutları olan bir kavramdır. El sanatı ürünü; özgünlük, gelenek ve bilginin aktarımı, sanat ve işlevin objede birleşmesi, coşku, estetik ve güzellik arayışı gibi kendine özgü kavram ve imgelerle fabrikasyon ürünlerden ayrılır. Bunun için el sanatları ürünlerinin toplumun hafızasını yeni nesillere aktarmak gibi kültürel misyonun yanında, sürdürebilir istihdama katkı sağlayarak işsizliğin azaltılmasına yardım etmek gibi ekonomik bir fonksiyonu da vardır. Turizm bir ülkenin var olan değerlerini tanıtma konusunda en önemli olgudur. Turizm alanında kültür ve sanat ürünlerinin tüketimi ilk sıralardadır.İstatistiklere göre turizm gelirleri içerisinde en büyük payı el sanatları ürünleri oluşturmaktadır. El sanatları bu anlamda hiç bir şekilde göz ardı edilemeyecek potansiyel bir güce sahiptir. İçinde bulunduğumuz çağda teknolojik açıdan çok ileri gitmiş toplumların geleneksel unsurlara sahip çıktıkları ve kültürel değerlerden turizm alanında etkin şekilde faydalandıkları görülmektedir.
Türkiye de yetişkin eğitiminin kalitesinin arttırılması, Hayat Boyu Öğrenme faaliyetlerinin başarılı bir şekilde yürütülmesine bağlıdır. Kalifiye, yeterli bilgi ve beceriye sahip insan kaynağı temin edilmesi için önce idareci ve öğreticilerin yeterli bilgi birikimine ve vizyona sahip olmaları gerektiği bir gerçektir.
Yetişkinlere uygulanan hayat boyu öğrenme programları, vatandaşlarımızın talepleri doğrultusunda düzenlenen kurs ve çırak öğrenciler için uygulanan mesleki eğitimler sayesinde onları ülkenin ihtiyaç duyduğu nitelikli işgücü haline getirerek istihdama katkı sağlamaktadır.
Bu proje; kaybolmaya yüz tutmuş geleneksel el sanatlarını unutmamak, kuşaktan kuşağa geçmesini sağlamak, işlevsel ve otantik ürünler elde ederek ,ülke ekonomisinin ve kültürel değerlerin gelişmesinde büyük payı olan geleneksel el sanatları sektörünün tanıtım, sergileme ,tasarım geliştirme ve yeni modeller oluşturulmasına katkıda bulunmayı,
Kültürel değerlerin korunması ve gelecek nesillere aktarılması hususu, proje ortağı ülkelerde eğitim politikasının bir parçası ve ana hedeflerinden birisi olarak kabul edilmektedir. Bütün ülkeler, kültürel değerlerin yeni nesillerce bilinmesi, dikkate alınması ve geleceğe taşınması için çaba sarf etmektedir.
Doğal hammadde kullanılarak üretilen ve sağlık açısından son derece önemli olan el emeği göz nuru ürünleri teknolojinin yok etmesine , katılımcıların hareketliliklerde elde edilecek mesleki kazanım, bilgi birikimi kullanarak oluşturacakları yeni tasarımlar sayesinde el sanatları ürünlerinin rekabet edebilme gücünü kuvvetlendirerek engel olmayı ,
Proje ortağı ülkelerde yaygın eğitim kurumlarında yetişkinlere ve çırak öğrencilere yönelik uygulanan modül programlara ile ilgili sorunların tespit edilmesi, ortak çözüm önerilerinin geliştirmesi için bilgi paylaşımının sağlanması, iyi uygulamaların yerinde incelenmesi, yanında Avrupalılık Kültürü’nün algılanması, kavranması ve paylaşılması sürecine katkı sağlanmasıdır. Bu amaca ulaşılması ve benzer projelerle bu amacın desteklenmesi ile, bütün AB ülkelerinde kültürel değerler ve el sanatları konusunda yeniden farkındalık yaratılması, ortak değerlerin paylaşılması ve Avrupalılık Kültürü’nün yaygınlaştırılmasını hedeflemektedir." dedi.