Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Meteoroloji’den Erzurum için kar uyarısı
Meteoroloji’den Erzurum için kar uyarısı
6 hastaya umut oldu
6 hastaya umut oldu
Narman GSİM’de Söğüt dönemi
Narman GSİM’de Söğüt dönemi
Karasu’da balık ölümleri araştırılıyor
Karasu’da balık ölümleri araştırılıyor
Kutlu: ‘Erzurum bizim için bir gururdur’
Kutlu: ‘Erzurum bizim için bir gururdur’
HABERLER>TÜRKİYE
22 Ocak 2015 Perşembe - 01:46

Cumhurbaşkanı’ndan tarihi vurgu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, teröristler ve terör örgütlerinin İslam coğrafyasının temsilcisi olmadığını belirterek, "Kim oldukları, kime hizmet ettikleri bilinmeyen teröristlerin yaptığı eylemler kesinlikle Müslümanları ve İslam ülkelerini bağlamaz.'dedi

 Cumhurbaşkanı’ndan tarihi vurgu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, teröristler ve terör örgütlerinin İslam coğrafyasının temsilcisi olmadığını belirterek, "Kim oldukları, kime hizmet ettikleri bilinmeyen teröristlerin yaptığı eylemler kesinlikle Müslümanları ve İslam ülkelerini bağlamaz. Terör ile İslam ve terörist ile Müslüman kavramlarını kasıtlı bir şekilde yan yana kullanmak, İslam dinine yapılan en büyük hakarettir. Terörist saldırıların ardından İslam coğrafyasını öz eleştiriye davet edenler asıl öz eleştiri yapmak, kendisini hesaba çekmek durumunda olanların ta kendileridir" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği (İSİPAB) 10. Konferansı’na katıldı. Konferansta konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam dininde istişarenin önemini hatırlattı.

Kur’an-ı Kerim’den örnekler veren Erdoğan, “Meclis kavramı, işleri birbirine danışarak yapma anlayışı Hz. Peygamber’den bugüne kadar bizim iş yapma metodumuz olmuştur. TBMM’nin 23 Nisan’da böyle bir anlayışla teşekkül ettiğini vurgulamak isterim. O gün kürsü arkasındaki duvarda bu ayet yazılıydı. İslam İşbirliği Teşkilatı’nın da böyle bir anlayışla teşekkül etmiş olması son derece önemlidir. Bu birliktelik tek tek ülkemize, bölgemize yönelik meselelere çözüm arama aracı olarak çok mühimdir. İslam ülkelerinin böyle geniş bir platformda bir araya gelmeleri, istişare etmeleri önemli bir fırsattır. Gündemimizdeki konuları hiçbir komplekse, tereddüde ve korkuya kapılmadan burada istişare etmeliyiz” dedi.

“İSLAM DÜNYASI ÜZERİNDE CİDDİ OPERASYONLAR YAPILMAKTADIR”

İslam coğrafyasının olağanüstü bir dönemden geçtiğinin altını çizen Erdoğan, “İslam dünyası üzerinde ciddi operasyonlar yapılmaktadır. Müslümanlar birbirine kırdırılmaktadır. Müslümanlar birbirine vurdurulmaktadır. Akan kan Müslüman kanıdır. Ölenler ve öldürenler Müslümanlardır. Biz demek ki değerlerimizden uzaklaşıyoruz. Aslında bütün farklılıkların, aramızdaki tüm tartışma konularının bir kenara bırakılarak ortak aklın, ortak çözüm araçlarının devreye alınmasının zorunlu olduğu bir zaman diliminde yaşıyoruz. Filistin’de 1 asırdır hemen her gün bir insanlık trajedisi yaşanırken meseleye çıkar gözlüğü ile bakmak, mezhep ya da parti taassubu ile bakmak asla insani değildir, İslami hiç değildir. Irak’ta camilerimize, türbelerimize yapılan saldırılara bir insan gözlüğü ile değil de strateji, konjonktür, çıkar gözlüğü ile bakmak vicdani de değildir, İslami de değildir. Suriye’de 350 bin insan hayatını kaybetmişken, 7 milyondan fazla insan evinden göç etmişken, her gün onlarca insan öldürülürken meseleye iktidar gözlüğü ile bakmak inanın insani, vicdani ve İslami değildir. Ölenler kim Müslüman. Öldüren kim ‘ben de Müslümanım’ diyen bir devlet terörü” diye konuştu.

 

“MÜSLÜMANLAR ÖLDÜRÜLÜRKEN SADECE ACI ÇEKMEK BİZİ KURTARIR MI?”

Türkiye’de şu an 1 milyon 700 bin Suriyeli olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yaptığımız harcama 5.5 milyar dolar. Dünyadan gelen herhangi bir destek var mı? 250 milyon dolar. Avrupa’nın tamamında ne kadar sığınmacı var? 130 bin. Lübnan’da şu anda yaklaşık bizim kadar sığınmacı var, Ürdün’de 1 milyona yakın muhacir var. Başka yok. Tablo bu. Bu şekilde kendi Müslüman kardeşlerini öldürenlere sahip çıkmanın İslami bir izahı var mıdır? Bütün bu sorunlu alanlar karşısında çatışmalar, terör, ırkçılık karşısında aramızdaki tüm farklılıkları bir kenara koyup iki elimizi başımızın arasına alıp tekrar düşünmek zorunda olduğumuz bir gerçektir. Yapabilecekken yapmadıklarımızdan da hesaba çekileceğiz. Burada bu istişare zemininde her birinizin vicdanına şunu sormak istiyorum. Filistin’de masum çocuklar ölürken bunun için sadece acı çekmek bizi sorumluluktan kurtarır mı? Suriye’de yüz binlerce insanın ölümü karşısında kamplarda soğuktan donup ölen, açlıktan ölen çocukların karşısında sadece vicdanımızın sızlaması bizleri kurtarır mı? Irak’ta kardeş kardeşi katlederken ölenlerin ve öldürenlerin mezheplerine bakıp susmak bizi hesaptan kurtarır mı?” şeklinde konuştu.

“İSLAM ADINA MÜSLÜMAN ÖLDÜRÜYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında DEAŞ terör örgütüne de değinerek şunları söyledi;

“Bakıyorsunuz DEAŞ diye bir terör örgütü çıkmış. İslam adına Müslüman öldürüyor. Bırakın bizler böyle bir yetkiyi nereden alıyor diye sormak gerekir. İslam’ın içeriğinde olmayan ve bu şekilde Müslümanları katleden bir terör örgütü çok açık net ortada dolaşıyor. İşte Irak’ta olanlar ortada. Irak’ın yüzde 40’ı bunların işgali altında. Suriye’de de terör estiriyorlar. Bizler kendimizi önce sorgulamamız lazım. Yabancılar geliyor bombalıyor, öldürüyor. Zaten sıkıntı burada. Biz niçin sorunlarımızı onlara bırakıyoruz da kendi aramızda halledemiyoruz. Biz sorunlarımızı kendi aramızda bu mecliste halletmemiz lazım. Afganistan’daki dram, Somali’deki açlık, Libya’daki fitne. Libya bölük pörçük. Libya’nın parası da var ama nerede batıda. Libya varlık içinde yokluk çekiyor. Eğer istersek, eğer Hz. Peygamber’in bize emrettiği istikamette bir elin parmakları gibi kenetlenir ve kardeş olmanın gereğini yaparsak bölgemizdeki tüm sorunları aşabiliriz. Müslümanlar sustuğunda, İslam dünyası yöneticileri elleri kolları bağlı oturduğunda her mezhep kendi taraftarı arkasında durur. İşte o zaman devreye başkaları giriyor. Devreye fitneciler, teröristler, modern Lawrence’lar giriyor. Suriye’de bizim öz kardeşlerimiz öldürülüyor ama bunlarla ilgili kararları başkaları alıyor. Suriye’nin geleceği adına şu salonda bulunan parlamenterler, mensubu olduğu parlamentolar değil başka çevreler karar veriyor.”

Erdoğan, milyarlarca Müslümanın arzusunun Birleşmiş Milletler Konseyi’nin karar mekanizmalarına etki edemediğini belirterek, Müslüman ülkeler ile ilgili alınan her kararın beş ülke tarafından alındığında dikkat çekti.

“TÜM DÜNYA 5 ÜLKEYE TESLİM Mİ”

“Dünya 5’ten büyük” diyen Erdoğan, “Bu 5 içerisinde bir tane İslam ülkesi var mı? Kıta olarak Avrupa, Asya ve Amerika kıtaları temsil ediliyor. Diğer kıtalardan temsilci var mı? Tüm dünya bu 5 üyeye teslim mi. Böyle bir adalet olabilir mi. Artık dünya 1. Dünya Savaşı şartlarını yaşamıyor. Eğer hayatı güncellemiyorsanız siyasetçi olamazsınız. Artık bu BM Güvenlik Konseyi’nin reforme edilmesi şart. Dünyadaki bütün ülkelerin bu halden memnun olduğunu zannetmiyorum. Kimle konuşsam ‘haklısın’ diyor ama iş uygulamaya gelince egemen güçlerin söyledikleri geçerli oluyor. Şu anda İslam İşbirliği Teşkilatı’nda 56 üyeyiz. Peki bir sözümüz orada geçiyor mu. Peki biz ne işe yarıyoruz. Bunu sorgulamayacak mıyız? BM’nin neredeyse 3’te 1’ini İslam ülkeleri oluşturuyor. Bu konuda bir adım atmayacak mıyız? O zaman bu toplantıların da anlamı yok. İranlıların bir sözü var ‘oturdular konuştular ve dağıldılar’ Biz de de oturup, konuşup, dağılacaksak bir anlamı yok. Ama oturup, konuşup, karar alacak ve uygulayacaksak bu işin bir neticesi var. Küresel ve bölgesel sorunların çözümünde adil, eşitlikçi bir mekanizmanın oluşturulması artık kaçınılmaz bir hal almıştır. Bu hakkı kimse bize vermeyecek onu bilelim. Gerçekten istiyorsak bu hakkı kendimiz teslim alacağız. Yoksa biz oturalım bu hakkı bize teslim etsinler bu beklersek çok bekleriz. Bu dünyada var olduğumuzu, adalet ile muameleyi fazlasıyla hak ettiğimizi, kendi kararlarımızı kendimizin verebileceğini artık gür bir sesle dünyaya duyurmak zorundayız” ifadelerini kullandı.

“TERÖRİSTLERİN YAPTIĞI EYLEMLER MÜSLÜMANLARI BAĞLAMAZ”

Erdoğan son dönemlerde artan terör olaylarını da hatırlatarak, “Teröristler ve terör örgütleri İslam coğrafyasının ve Müslümanların asla ve asla temsilcisi değildir ve hiçbir zaman da olmayacaktır. Kim oldukları, kime hizmet ettikleri bilinmeyen teröristlerin yaptığı eylemler kesinlikle Müslümanları ve İslam ülkelerini bağlamaz. Terör ile İslam ve terörist ile Müslüman kavramlarını kasıtlı bir şekilde yan yana kullanmak, İslam dinine yapılan en büyük hakarettir. Şu anda İslam ülkeleri içinde Müslümanlara yönelik acımasızca katliamlar işleyen canilerin, ya da İslam ülkeleri dışında cinayet işleyenlerin İslam dini ile yakında alakası olamaz. Terörist saldırıların ardından İslam coğrafyasını öz eleştiriye davet edenler asıl öz eleştiri yapmak, kendisini hesaba çekmek durumunda olanların ta kendileridir” dedi.

“NACİ EL-ALİ’NİN KATİLLERİNİ KOLLAYANLAR ŞİMDİ ÇIKMIŞLAR PARİS’TE KATLEDİLENLER İÇİN YÜRÜYÜŞ YAPIYORLAR”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son dönemde Batı ülkelerinde artan İslamofobiye dikkat çekerek, “İnsanları karikatür çizdiler diye katletmek ne kadar terör ise, insanlık kutsallarına saldırmak, tahrik edecek eylemler yapmak da en az o kadar terördür” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği (İSİPAB) 10. Konferansı’na katıldı. Konferansta konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyada hızla gelişen İslamofobiye dikkat çekerek, “11 Eylül’den başlayarak bu günlere gelelim. Batıda camilerimize Nazi topluluğunun son dönemdeki temsilcileri değişik şekilde hakaret ediyorlar. Buralar bizim mabetlerimiz. Bir de kundaklıyorlar. Bunlar tahrik değil de nedir. Tabii ki bu bir netice oluyor ama bunun bir de sebebi var. Aynı sebep diğer dinler için de ortaya çıkmaya başladı. Yine ‘biz Müslümanız’ diyenler de aynı şeklide gidip kiliseleri yakmaya başlıyorlar. Biz İspanya ile bir medeniyetler ittifakı süreci başlattık ve dedik ki ‘eğer bunda başarılı olamazsak dünya medeniyetler çatışmasına gider ki bu felaket olur’ Biz medeniyetler ittifakında başarılı olmaya mecburuz” diye konuştu.

“HAPİSTEN ÇIKTIKTAN SONRA NİYE BUNLARI TAKİP ETMEDİNİZ”

Erdoğan Fransa’daki saldırıyı da değerlendirerek, “Fransa’daki olay bu malum dergi bizim Sevgili Peygamberimize yönelik hakaret içeren bu karikatürleri yapmak suretiyle bir tahrik unsuru oluşturmuştur. Bunu kimse fikir özgürlüğü kapsamında ifade edemez. Kalkıp bir dinin önderine kimsenin saldırma hakkı yoktur. Özgürlük eğer bireyler arasında ise bir bireyin diğer birey karşısında onun özgürlük alanının sınırına kadardır. Bunlar kaldı ki bireyden öte bir dinin rehberine bu tür karikatürlerle defalarca bu saldırıyı yaptılar. Öldürenler kim? Fransız vatandaşı ama Müslüman olduğu söyleniyor. Bunlar 16 ay hapishanenizde yattı. Hapishaneden çıktıktan sonra siz bunları niye takip etmediniz? Sizin istihbarat teşkilatınız çalışmıyor mu? Sonunda bir Fransız vatandaşları olarak bu eylem işlenmiştir. Ama Müslümanmış. Bir Müslümandan böyle bir eylemi görmek bizim arzumuz olamaz fakat bunun bütün sebeplerini araştırmak Fransa yönetiminin görevidir” ifadelerini kullandı.

“FRANSA SALDIRILARI SÜRPRİZ DEĞİL”

Türkiye’nin 30 yıldır terörle mücadele ettiğini vurgulayan Erdoğan, “Uluslararası toplumu bu teröre destek olmamaları yönünde defalarca uyardık. 40 bine yakın insan kaybettik. Terör ateşinin belli sınırlar içinde kalmayacağını buna karşı uluslararası bir dayanışma sergilemek gerektiğini söyledik. Şu anda bizdeki terör örgütünün ilişki halinde olduğu teröristleri Avrupa tarafından korunduğunu hatta AB Parlamentosunda konuşturulduklarını görüyoruz. Bunların hepsini dosyalarla teslim ettiğimiz halde gelişme yok. Tabii Fransa saldırıları sürpriz değil. Şiddetin bu kadar yaygınlaştığı bir ortamda dünyanın hiçbir ülkesi güvenli olamaz. İslam coğrafyasında her gün onlarca masum insanın katledilmesine seyirci kalınırken hiçbir ülkede hiçbir şehirde güvenlikten söz edilemez” şeklinde konuştu.

“SADECE KARİKATÜRİSTLERİ KABUL EDİYORLARSA BİR ÖRNEK VEREYİM; NACİ EL ALİ”

2014 yılında Gazze’de çoğu çocuk yaklaşık 2 bin 500 kişinin öldürüldüğünü hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi:

“BM ses çıkardı mı hayır. İnsanlık bu devlet terörü karşısında, bu çocuk katilleri karşısında susmayı tercih etti. Katleden İsrail’in başbakanı hiç utanmadan, sıkılmadan Paris’teki terör karşısında yürüyüşe katılıyor. Bir de en ön safa geçiyor. Hatta insanlara el sallıyor. Bu mudur terörle mücadele. Teröre karşı ortak akıl bu mudur. Eğer batı 2 bin 500 insanı İsrail terörünün kurbanı olarak görmüyorsa onlara illa gazeteci, sanatçı, karikatürist lazımsa İsrail’in katlettiği gazetecileri nere koyacaksınız. İslam ülkelerini basın özgürlüğü konusunda yargılayan ülkeler bu gazeteci katliamı karşısında sesini çıkarmadı. Sadece karikatüristleri kabul ediyorlarsa bir örnek vereyim; Naci el-Ali. Önce ülkesinden, Filistin topraklarından kovuldu, mülteci kamplarında yaşadı. İngiltere’ye gitti orada da rahat bırakmadılar. Sadece karikatür çizen Naci el-Ali Londra’nın ortasında suikast ile katledildi. Kimse buna İsrail terörü demedi, ifade özgürlüğüne kurşun demedi. Naci el-Ali’nin katillerini kollayanlar şimdi çıkmışlar Paris’te katledilenler için yürüyüş yapıyorlar. Yapılsın eyvallah ama adil olalım. Bütün Müslümanlar bu adaletsizliği görüyor. Aklı olan herkes oynanan oyunu net şekilde görüyor. Paris saldırılarının ardından terörü konuşmak yerine Müslümanları konuşmak, adaletsizliği, şiddeti örtmektir. Paris saldırılarının ardında başta AB olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinde İslam düşmanlığını körüklemek insanlığın geleceği adına tehlikelidir.”

“İNSANLARI KARİKATÜR ÇİZDİLER DİYE KATLETMEK NE KADAR TERÖR İSE, İNSANLARIN KUTSALLARINA SALDIRMAK DA EN AZ O KADAR TERÖRDÜR”

Erdoğan son dönemde Avrupa’da yaygınlaşan Pegida eylemlerini de hatırlatarak, “Bu örgüt Almanya merkezli İslam karşıtı yürüyüşler ve şiddete yönelik eylemler yapıyor. Teröre ve farklı olana tahammülsüzlüğe karşı tüm dünya sağlam şekilde tavrını ortaya koymalı. Bunu yapacak sadece Müslümanlar değildir. İfade özgürlüğü bahanesi arkasına saklanarak İslam Peygamberini resmeden çirkin karikatürler çizenler aslında ne yaptıklarını, kimi nasıl incittiklerini görmek zorundalar. Aslında bunu biliyorlar. Musevilerin rencide olmasını ya da antisemitizm korkusunu hesaba katarak dikkatli davrananlar aynı şekilde İslam Peygamberine karşı bu hassasiyeti gözetmekle sorumludur. İnsanları karikatür çizdiler diye katletmek ne kadar terör ise, insanlık kutsallarına saldırmak, tahrik edecek eylemler yapmak da en az o kadar terördür. Silahlı terör kadar ifade özgürlüğü adı altındaki teröre karış insanlık tepik göstermelidir. Batılı ülkeleri ifade özgürlüğü sınırları en üst düzeyde hatta papalık düzeyinde tartışmaya açmış olması olumludur ama yeterli değildir” dedi.İHA

 
Timsal Karabekir’den ermeni yalanlarına cevap
 
Süreç, kararlılıkla devam ettirilecek
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
‘Darbe teşebbüsü tescillenmiştir’
Başbakan Davutoğlu, 4 eski bakanın Yüce Divan'a gönderilmeme kararına ...
‘Yeni Türkiye'de belirleyici olan millettir’
Cumhurbaşkanı Erdoğan: ‘Yeni Türkiye'de tek istikamet belirleyici olan milletin ta kendisidir.’
Davutoğlu’ndan istikrar vurgusu
Başbakan Davutoğlu, siyasi istikrar ile ekonomik akıcılığın, ekonomik ...
 
Davutoğlu’ndan cumhuriyetçilik dersi
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu, "Bizim için cumhuriyet ve ...
‘Cumhuriyetimiz AK Parti ile zirvede’
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Kimse oturduğu yerden ...
‘Her Birimiz Birer Menderes’iz’
Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Adnan Menderes gibi milletin bekası ve demokrasi ...
 
‘Büyük düşünmek cücelerin işi değildir’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Büyük düşünmek cücelerin işi değildir. Bölgesel ...
Davutoğlu: “İslam İyiliklerin Kaynağıdır”
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun eşi Sare Davutoğlu, batıda yaygınlaşan İslam ...
‘Erdoğan’a minnetarız’
24 Nisan’da Çanakkale Zaferi’nin Türkiye-Azerbaycan’ın birlikte kutlanacağını ...
 
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri