175 yatırım hizmete açıldı

Başbakan Davutoğlu, konuşmasının başında, Bulgaristan Başbakanı ile, son ziyaretinde aldıkları bazı kararlar ve önümüzdeki aylarda gerçekleştirilmesi planlanan Türkiye-Bulgaristan-Yunanistan üçlü zirve planlamaları çerçevesinde bir görüşme yaptığını, programa bu nedenle biraz geç katıldığını söyledi.

Tarihi bir gün yaşadıklarını, bugünün, Anadolu haritası ve 78 milyon vatandaş için yeni bir milat olduğunu belirten Davutoğlu, "Doğu’ya, Batı'ya, Akdeniz’e, Ege’ye, Trakya’ya, muhteşem eserler kazandırıyoruz. Türkiye’nin kaynaklarını Türkiye’ye kazandırıyor, halkımızın refah seviyesini yükseltiyoruz. Anadolu’nun bereketli topraklarını, Türkiye’nin geleceği için birer birer zenginliğe dönüştürüyoruz. Biliyorsunuz ki su hayattır, su azizdir. Büyükler ne güzel söylemişler 'su gibi aziz ol' diye. Su gibi aziz olmak için suyun kıymetini bilmek lazım. Hayata ve insana hizmeti esas alan siyasetimizde en çok önem verdiğimiz hususların başında bunun için su geliyor" ifadesini kullandı.

Davutoğlu, İstanbul’da yaşanan su sorununu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, belediye başkanlığı döneminde Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile birlikte çözdüğünü belirterek, "Veysel Bey, Aşık Veysel gibi uzun ince yoldan giderek Türkiye’nin her köşesindeki suya, ırmağa, nehre, ovaya hizmet etti. Kendisine ve ekibine teşekkür ediyoruz. Marifet iltifata tabidir. Türkiye’ye hizmet eden her arkadaşımızın böylesi hizmet dolayısıyla milletimizin şükran hislerini kazanma azmine teşvik ve destek olmak gerekir" diye konuştu.

"Temel atarken tarih ve saat verme geleneği bu açılışlar vesilesiyle İstanbul’da başladı. Ne mutlu bizlere ki 24 sene sonra hükümetimizin eylem planını ilan ederken de yine saat ve zaman vererek aynı yöntemi kullanıyoruz" diyen Davutoğlu, şöyle devam etti:"Yine toplu açılış geleneğini biz başlattık. AK Parti’den önce, isim vermeyeceğim ama, mesela küçük bir sulama tesisini açılışına bir başbakan, 4 bakan, 4 ilin valisi ile Trakya bölgesinin bütün kaymakamları katılmıştı. Çok küçük bir sulama tesisinin açılışı için. Bugün bakanlarımızın sulama tesislerinin açılışına gitmesi gerekse 175 tesis için herhalde bir yıl boyunca sadece Orman ve Su İşleri Bakanlığımızın açılışlarına katılmak icap eder. 90’lı yıllarda Türkiye böyleydi."

"DÜNYADAKİ HER BİR İNSAN İÇİN TÜRKİYE’DE AĞAÇ FİDANI DİKİLECEK"

"Gururla ifade ediyorum ki en çevreci hükümet bizim hükümetimizdir" ifadesini kullanan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bütün çevreciler, çevreye, mekana duyarlı olan herkes duysun ve bilsin ki AK Parti iktidarları döneminde yaklaşık 3,5 milyar ağaç fidanı dikilmiştir. 3,5 milyar. Milyon değil milyar. İnşallah yakında dünyadaki her bir insan için Türkiye’de ağaç fidanı dikilecek. Ağaç sayımız 7 milyara, 8 milyara doğru yükselecek. Orman varlığı bütün dünyada azalırken orman varlığını artıran nadir ülkelerden biriyiz. Rabbimizin büyük nimeti olan bütün mekanlara ama özellikle de Anadolu’nun her dağına, taşına, her çiçeğine, Anadolu’nun, Trakya’nın her suyuna, her güzel mekanına buradan sizler adına bir kez daha selam olsun diyorum."

"BU ÜLKENİN HER BİR AĞACIN BEKÇİSİYİZ"

Davutoğlu, "Mekana, çevreye saygısı olmayanın insana saygısı olmaz. Mekanı çevreyi hakkıyla değerlendirmeyenler, gelecek nesillere güzel miras bırakamazlar" dedi.

Davutoğlu, şunları söyledi:"Bilinsin ki bu dağlar bu ülkenin her bir ağacın bekçisiyiz ve her bir ağacı da geleceğe büyük bir çınar gibi büyütecek bir devlet geleneğini sözcüsüyüz. Bizim varlığa hürmetimiz, varlığı var edene nispet iledir. Biz insanın, hayvanın nebatatın, ağacın, ormanın, börtü böceğin ve bütün yaratılmışların hukukunu gözetmeyi esas alırız. Şehirlerimiz bu anlayışla inşa eder, dağlarımızı bu anlayışla mamur ederiz. Türkiye’nin adaletle ve hakkaniyetle kalkınması için ülkemizi baştan başa imar ediyoruz.

Türkiye zannedilir ki su açısından çok zengin. Halbuki Türkiye yarı kurak iklim havzasındadır. Böyle olduğu halde tarım ürünlerinde dünyada 7. sıraya yükseldik. Dünyanın arazi büyüklüğü itibarıyla ise 7. sırasında değiliz. Ama tarım ürünleri itibarıyla 7. sıradayız. Bu yükseliş, arazi ve arazi sulayan kaynakları en iyi şekilde değerlendirdiğimizİ gösteriyor."

Davutoğlu, bütün şehirlerimizin su sorununu halledildiğini, bugün açılışı yapılan 175 eserin açılışından dolayı da büyük bir heyecan duyduklarını ifade ederek, "Bunlar geleceğinin Türkiye’sinin işaret fişeği olan tesislerdir. Türkiye büyüyor, kalkınıyor, geleceğe emin adımlarla yürüyor" diye konuştu.

Törendeki konuşmasında, 1 Kasım seçimleri öncesinde milletin ihtiyaçları doğrultusunda taahhüt ettikleri tüm vaatleri "64. Hükümet 2016 Yılı Eylem Planı" adı altında kamuoyuyla paylaştıklarını vurgulayan Davutoğlu, "Eylem planımızda çevre ile ilgili muhteşem bir yenilik var. Gelir getirici ormanlar ihdas ediyoruz. 5 bin köyün civarına gelir getirici ceviz, badem, zeytin, fıstık çamı gibi meyve ağaçları devlet eliyle dikilecek ve semeresi, ürünü vatandaşlarımızın olacak. Kimseye haksızlık edilmeyecek ve bu anlamda da bütün ülkemize yayılacak bu uygulama için yeni bir düzenleme yapacağız" dedi.

"AK Parti tutamayacağı sözü vermez, söz verdiği zaman da mutlaka tutar" şeklinde bir sözün yerleştiğini belirten Davutoğlu, yapacakları icraatları tarih vererek, kendilerini bağlayarak açıkladıklarını, gerekli düzenlemeleri yaptıktan sonra da "sözümüz senettir" diyerek işe koyulduklarını söyledi.

Eylem planıyla vakit kaybetmeden vaatlerini gerçekleştirmeye başladıklarını ifade eden Davutoğlu, "Seçim öncesi söz verip, seçim sonrası sözünü unutanlardan olmadık, olmayacağız" diye konuştu.

Davutoğlu, 2015 yılı seçimlerle geçtiğini ve geçici dönemler yaşandığını belirterek, "Birilerinin fetret dönemi olacağı zannettiği 7 Haziran-1 Kasım dönemini yaşadık ama mesele millete hizmetse, Türkiye'ye hizmetse biz 'geçici dönem, kalıcı dönem' diye bir ayrım yapmadan elimizi taşın altına cesur bir şekilde koyduk. Aynı ciddiyetle aynı samimiyetle ülke meselelerinin halli için çalıştık çalışıyoruz. Bu çerçevede yaşanan geçici dönemin ülkemizin istikrarını etkilememesi için büyük bir dikkat gösterdik. Allah'a hamdolsun ki bu gayretimizin meyveleri yavaş yavaş ortaya çıkıyor" ifadesini kullandı.

Ekonomiden güzel haberler aldıklarını ve mutlu olduklarına işaret eden Davutoğlu, "2002 yılında yüzde 10,8 olan genel devlet açığının milli gelire oranını yüzde 1 seviyelerine gerilettik. Artık genel devlet bütçesini dengede kapatmayı hedefliyoruz" dedi.

Davutoğlu, 2015'te beklentiler üzerinde bir performans sergileyen ekonominin ikinci çeyrekte yüzde 3,8 üçüncü çeyrekte 4 büyüyerek dünyada en hızlı büyüyen ülkeler arasında yerini aldığını bildirdi.

Davutoğlu, "Üçüncü çeyrekte gerçekleşen yüzde 4'lük büyüme piyasa beklentilerinin çok üstünde. Bu tablo hükümetimizin 7 Haziran ve 1 Kasım seçimleri arasındaki dönemi istikrardan taviz vermeden, başarılı bir şekilde yönettiğinin bir göstergesidir. AK Parti kadroları iki seçim arasında iş dünyasına ve millete güven verebilmiş, ekonomiyi siyasi istikrarsızlığa kurban etmemiştir. 2016 yılının inşallah çok daha iyi bir yıl olmasını bekliyoruz" diye konuştu.

Ekim ayında sanayi üretiminin bir önceki yılın aynı ayına göre önemli bir artış gösterdiğine işaret eden Davutoğlu, "2005 yılından bu yana en yüksek seviyeye ulaştık. Arındırılmamış verilere göre ise sanayi üretiminde yıllık artış, dikkatinizi çekiyorum, yüzde 14,7 oldu. 1 Kasım seçimleriyle bunun devam edeceğini ve sanayi üretiminin dördüncü çeyrek büyümesine ciddi katkı sağlayacağını görüyoruz. Bir ülkede geleceğe yönelik yatırımların gerçekleştirilebilmesi için siyasi ve ekonomik istikrarın sağlanmış olması lazım. Türkiye, bu istikrarı yakaladığı için biz de bu istikrarı koruduğumuz için kaynaklarını yatırımlara dönüştürebiliyor" dedi.

Açılışı yapılacak eserlerin hayırlı olmasını dileyen Başbakan Davutoğlu, Orman ve Su işleri Bakanlığı tarafından yapımı tamamlanan ve 2,9 milyar Türk Lirası tutarındaki 175 tesisin açılışının gerçekleştirildiğini hatırlattı.

Davutoğlu, "Burada bir hususa özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum, açılışını yaptığımız bütün tesislerin tamamı 5 ile 7 yıl içinde kendi kendini finanse ediyor. Yani yaptığımız 2,9 milyar liralık yatırımı inşallah 5 ile 7 yıl arasında geri ödemesi sağlanmış olacak" dedi.

Tesisler arasında baraj, içme suyu, sulama, atık su arıtma ve taşkın koruma tesislerinin bulunduğu ve bunlara ilave olarak ağaçlandırma, ormancılık, milli park ve meteoroloji projelerinin de yer aldığına değinen Davutoğlu, "Her biri insanlarımızın derdine derman olacak, topraklarımıza, bereketli topraklarımıza, değer katacak projeler" diye konuştu.

Geçmiş yıllarda da benzer toplu açılış törenleri gerçekleştirdiklerini ve sayıyı artırarak 175'e ulaştıklarını vurgulayan Davutoğlu, 2016'da da açılışlara devam edeceklerini bildirdi.

Davutoğlu, "Ülkemizin her bir köşesine hizmet götürmek, bu ülkeye güzel eserler kazandırmak için çalışıyoruz. İnşallah hep birlikte çalışarak bu ülkenin geleceği için daha nice projeleri hayata geçireceğiz" ifadesini kullandı.

13 yılda 284 baraj

Son 13 yılda 284 adet baraj inşa ederek kırılması zor bir rekora imza attıklarına dikkati çeken Davutoğlu, "Bunlardan 141 yıllık Çine Adnan Menderes Barajı ve HES'in temeli 1995 yılında atılmış ama sonra bu proje unutulmuştu. 2010 yılında tamamlayarak biz bu hayali gerçeğe dönüştürdük. Adnan Menderes rahmetliyi, şehit Başbakanımızı da bir kez daha rahmetle, şükranla anıyorum. Onun hayali olan bu eseri gerçekleştirmiş olmak bize gurur büyük bir onur veriyor. 1994 yılında temeli atılan Beydağı Barajı bizden önceki hızla yapılsaydı bittiğini herhalde çocuklarımız değil ancak torunlarımız görebilirdi" diye konuştu.

Davutoğlu, 15 ay gibi rekor sayılabilecek bir zaman zarfında tamamlanarak 2007'de hizmete açılan Beydağı Barajı'yla Ödemiş Ovası'nda kuraklığa son verdiklerini, Karaman-Ermenek Barajının da seksen katlı gökdelene eş yüksekliğiyle Göksu Vadisi'nde bir gerdanlık gibi yükseldiğine işaret etti. Davutoğlu, "Benim çocukluğumun da geçtiği o dağlar Ermenek Barajıyla birlikte Bogaziçi'ni hemen yanında hissediyor, bu kadar güzel bir baraj" ifadesini kullandı.

2009'da açılışı gerçekleştirilen Ermenek Barajı'nın 218 metre yüksekliğiyle Deriner Barajı'ndan sonra Türkiye'nin en yüksek barajı olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, Deriner, Yortanlı ve Süreyya Bey barajlarının da 2012'de hizmete açtıklarını bildirdi.

"Gurur duyduğumuz büyük projemiz, asrın projesi" şeklinde nitelendirdiği "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Su Temin Projesi"ni de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile hizmete aldıklarını anımsatan Davutoğlu, içme suyu arıtma tesisi ve dağıtım hatları da dahil olmak üzere bu yatırımın 1,6 milyar Türk Lirasına mal olduğunu dile getirdi.

Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti:"Büyük bir maliyeti var ama bütün bu maliyetlerin ötesinde tarihi, sembolik bir değeri var. Bu, şu demek; Türkiye eğer bir toprağa yavru vatan demişse, Türkiye eğer gönül coğrafyasındaki soydaşlarına, kardeşlerine, tarihdaşlarına bir şekilde ulaşmak isterse denizleri aşar Anadolu'nun suyunu oraya götürür. Sokullu Mehmet Paşa'nın o kudret ifade eden sözleri bugün için de geçerlidir, biz istersek Torosların suyunu deniz aşarak Kıbrıs'a götürürüz. Bu devlet buna muktedirdir, bu devlet kendisine hürmet eden, kendisinden yardım bekleyen herkese de ulaşacak şefkate sahiptir. Bu projeyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne hem içme ve kullanma suyu temin edilerek, 50 yıllık su ihtiyacı karşılanacak hem de sağlanacak sulama suyu ile zirai gelir elde edilecek."

Davutoğlu, yapılan eserlerin Türkiye'nin kalkınma yolundaki dinamizminin ne kadar büyük bir hızla arttığının göstergesi olduğunu ifade etti."Herkes bilsin, Türkiye eski Türkiye değil. Krizlerden krizlere sürüklenen, istikrarsızlıktan kurtulamayan bir ülke değil. Türkiye gerçekleştirdiği dev yatırımlarla artık dünyanın şampiyonlar ligine yükselmiş bir ülkesi" diyen Davutoğlu, Türkiye'de AK Parti döneminde yapılan yatırımlar hakkında bilgi verdi.

Davutoğlu, 2002 yılında DSİ'de eski parayla 82 katrilyon lira değerinde bin 600 tesis için ihale yapıldığını, kurumun 2002 yatırım ödeneğinin ise sadece 2 katrilyon lira olduğunu anlatarak, bu ödenek ile işlerin ancak 41 yılda tamamlanabileceğine dikkati çekti.

Göreve gelince kendilerinin ise öncelikle yatırımlar için yeni stratejiler belirlediklerini, projelerde öncelik sıralaması yaparak, maliyetleri azaltıp, yatırımların bitiş sürelerini kısalttıklarını aktaran Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:"2003 yılı öncesi, sulaması hariç bir gölet ancak 16 yılda 40 milyon Türk lirasına bitirilebiliyordu. AK Parti iktidarında benzer bir gölet sulamasıyla birlikte hem 1,5 yılda hem de sadece 4 milyon Türk lirasına tamamlanır hale geldi. Yani tesislerin hem maliyetlerini hem bitiş sürelerini tam 10 kat azalttık. AK Parti olarak hizmet çıtasını o kadar yükselttik ki şimdi bir seferde 175 tesis açabiliyoruz. 2000 öncesinde bırakın dev tesisleri toplu şekilde açmayı, mütevazi bir tesis için bile neredeyse Bakanlar Kurulu topluca açılışa gidiyordu. Hatta bırakın açılış merasimini, sadece temel atmak için bile ayrı bir merasim yapılıyordu. Şimdi bizde, temel atma merasimleri artık yok. Çünkü temel atmak bir işe başlamak, akıbet hayrola derlerdi. Sonunda akıbetini hayırlı kılmak için çalışıp, bugün olduğu gibi açılış törenleri yapıyoruz. Sonra ne oluyordu biliyor musunuz, temel atmadan sonra, o projeler kaderine terk ediliyor ve unutuluyordu. Memleketimizin dört bir köşesinde temeli atılmış ama devam etmeyen projeler, tesisler öylece kalıyordu. Bu milletin parası, bu ülkenin kaynağı boşa harcanıp gidiyordu."

175 DEV ESERİN EKONOMİYE KATKISI 432 MİLYON LİRA

Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından tamamlanan ve yurdun dört bir tarafına hizmet götürecek 175 tesise değinen Başbakan Davutoğlu, şunları söyledi:"Hizmete aldığımız tesislerin ekonomiye toplam katkısı, yıllık 432 milyon Türk lirasıdır. Hizmete alacağımız tesislerden 36 adedi çeşitli büyüklüklerden oluşan barajlardan müteşekkil. Aralarında Kayseri Gümüşören Barajı, Sivas Nevruz Barajı, Ankara Kalecik Barajı, Bitlis Koçluköy Barajı, Denizli Akalan Barajı ve Düzce Akçakoca Barajı gibi önemli tesisler var. Bu barajlarda 332 milyon metreküp su depolanacak. İçme suyu tesisleriyle Bitlis, Bingöl, Siirt, Yalavo illerine yılda 37 milyon metreküp içme suyu sağlanacak. Atıksu arıtma tesisleriyle günde 13 bin 500 metreküp atık su arıtılacak. Bu tesislerle 1,1 milyon dönüm zirai arazi sulamaya açılacak, böylece 5 il, 40 ilçe 292 yerleşim yeri ve 110 bin dönüm araziyi taşkınlardan korumuş olacağız. Ayrıca 175 tesis ile 1 milyon 66 bin dönüm alanda ağaçlandırma çalışması yaptık, 82 milyon adet fidan diktik. Yani nüfusumuzdan daha fazla, 177 milyon adet fidan ürettik."

Başbakan Davutoğlu, orman köylülerin kalkınmasına destek verdiklerini, şehir, bal ormanları, mesire yerleri yaptıklarını, korunan alanların altyapısı ve çevre düzenlemelerini gerçekleştirdiklerini belirtti.

Ağaç dikmenin önemine değinen Davutoğlu, "(Yarın kıyamet kopacağını bilseniz, ağaç dikiniz diyor) mübarek Peygamberimiz. Ecdadımız kök saldığı her şehirde fidanlar dikmiş, onlar da zamanla ulu çınarlara dönüşmüş" dedi.

Davutoğlu, son 13 yılda yaklaşık 3,5 milyar ağaç fidanının toprakla buluştuğunu anımsatarak, Türkiye'nin, dünyada ormanlar azalırken orman varlığını artıran nadir ülkelerden biri olduğunu kaydetti.2002 yılında 20,8 milyon hektar olan orman alanını 21,7 milyon hektara yükselttiklerini belirten Davutoğlu, ülkeyi şehir ormanları ile tanıştırdıklarını, 2003 yılından bu yana 133 şehir ormanı tesis ederek, vatandaşlara nefes alabilecekleri mekanlar sağladıklarını bildirdi.

"TOPYEKUN KALKINMA SEFERBERLİĞİ BUDUR"

Başbakan Davutoğlu, bugün açılışı yapılan eserlerin hepsinin çok önemli olduğuna işaret ederek, şehirlere, insanlara ferahlık getirecek, topraklara bereket taşıyacak nitelikte kalıcı eserler kazandırdıklarını vurguladı.

Davutoğlu, "Her biri, ülkemizin bir köşesinde güçlü Türkiye'nin bir müjdecisi olarak yükseliyorlar. Her biri, çok değerli bu tesisleri biz ancak toplu törenlerle hizmete açıyoruz. Çünkü bu törenleri, bu tesisleri tek tek açmaya zaman yetmiyor. Her biri Türkiye'nin dört bir yanına dağılmış durumda. Her biri 7 bölgemize dağılmış durumda. İşte yeni Türkiye ruhu, yeni Türkiye vizyonu budur. İşte AK Parti'nin iş görme biçimi budur. Bölgesel adalet budur, aynı anda her bölgede hemen hemen her ilde tesis açıyoruz. Topyekun kalkınma seferberliği budur" diye konuştu.

Her bölgeye, her şehre hiçbir ayrım yapmadan, aynı aşkla, aynı kararlılıkla hizmet etmek, yatırımlar yapmak için çabaladıklarının altını çizen Davutoğlu, şunları kaydetti:"Bugüne kadar ihmal edilmiş bölgelerimiz varsa oralara gerekli yatırımları yapmaya özel bir itina gösteriyoruz. Bakınız, biz bugün bir çoğu da Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da olan bu güzel tesisleri açmak için hayırlı bir vesileyle bir araya gelmişken, fitne odakları ve terör örgütü bakın neler yapıyor. Bizim yaptığımız o yatırımlara, baraj inşaatlarına, yol çalışmalarına, kamu binalarına, kamu araçlarına, camilerimize, okullarımıza saldırıyor. Çünkü biliyor ki, Türkiye'nin tüm bölgeleri kalkınırsa kendilerine malzeme bulamayacaklar. Çünkü onların arkasındaki akıl hocaları, onları piyon gibi kullanan dış mihraplar biliyorlar ki, Doğu ve Güneydoğu Anadolu kalkınır, Türkiye bir bütün olarak ayağa kalkarsa, onların sömürdükleri halkları da artık sömürme imkanları olmayacak. Doğu ve Güneydoğu'da hendeklerden, barikatlardan, silah ve şiddetten medet umanların istedikleri terörü, sergiledikleri vandalizmi hep beraber görüyoruz. Elbette hakkettikleri cevabı alıyorlar, alacaklar. Biz bölgeyi mamur etmenin çabası içindeyken, oradaki kardeşlerimize suyu, elektriği, havaalanlarını en güzel tesisleri yapma ve oluşturma imkanı gayreti içindeyken onlar imha etmenin, yakıp, yıkmanın çabası içinde."

Davutoğlu, Orman ve Su İşleri Bakanlığının toplu açılış törenindeki konuşmasında, siyasi hareketi, partisi ve 13 yıldır iş başında olan AK Parti hükümetleri adına hiç mütevazı olmayacağını belirterek, Cumhuriyet tarihi boyuncu Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da en müşfik, en insan odaklı, en müreffeh kılıcı politikaların AK Parti hükümetleri döneminde yürütüldüğünü söyledi.

AK Parti kadrolarının doğu, batı, kuzey, güney ayrımı yapmadan Türkiye'nin her yerine aşkla, şevkle, inançla koştuğunu dile getiren Davutoğlu, Atatürk Barajı'ndan sonraki en büyük sulama barajı olan Silvan Barajı inşaatının devam ettiğini, Şanlıurfa-Mardin-Ceylanpınar anakanalının açıldığını, dünyanın 5'inci büyük tüneli kabul edilen Suruç Tüneli'nin de 2012'de hizmete sunulduğunu bildirdi.

Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) ile bölgenin içme suyu problemini de çözüme kavuşturduklarını anlatan Davutoğlu, Siirt, Mardin, Şanlıurfa, Şırnak'ta içme suyu tesisleri açıldığını, Ilısu Barajı'nın yüzde 83'lük kısmının tamamlandığını, bu barajla bölgede hem enerji hem de sulama alanında çok önemli bir eksikliğin giderileceğini kaydetti. GAP'ın eski hükümetler zamanında defalarca törenlerle açıldığını ancak bir türlü ilerleme sağlanamadığını ifade eden Davutoğlu, GAP'ın AK Parti hükümetleri döneminde sessiz sedasız, gürültüsüz, nümayişsiz devam ettiğini, peş peşe sulama tünellerinin açıldığını belirtti.

Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bizim çözdüğümüz içme suyu problemi yanında orada bazı belediyelerin nasıl yıkıcı faaliyetler içinde oradaki halkı mağdur ettiğini de hepiniz görüyorsunuz. Biz, bu saydıklarımız ve burada sayamadığım pek çok tesisi hizmete açarken, bunları en kısa zamanda halkın hizmetine sunarken, yeni projeler üzerinde çalışırken güya bölgenin hakkını savunduğunu iddia eden bir avuç eşkıya sadece yakıyor, yıkıyor, tahrip ediyor, bölgeyi terörize ediyor, vatandaşı yerinden yurdundan ediyor. Bunlar öyle gözü dönmüş bir güruh ki ne cami dinliyor, ne anaokulu, ne içme tesisi, ne hastane ne ambulans. Adeta yakıp, yıkmanın, öldürmenin histerisiyle hareket ediyorlar. İnsanlarımız mağdur olsun, işsiz, eğitimsiz kalsın istiyorlar, bölgenin geri kalması için ellerinden geleni yapıyorlar ama bilsinler ki biz bunlara izin vermedik, vermeyiz, vermeyeceğiz."

"HER BİRİNİZİN GÖNLÜNE HİTAP ETMEYE, YÜREĞİNİZE GİRMEYE KARARLIYIZ"

Kirli amaçların ve oynanan oyunun arkasında hangi mihrakların olduğunu çok iyi bildiklerini vurgulayan Davutoğlu, "Bugün dahi Türkiye'yi, 78 milyonu, bütün bir ülkeyi tehdit eden bir ülkenin başkentinde, Türkiye'yi suçlama cesareti gösterebiliyorlar. Bizim için bütün millet yekpare bir yürektir, yekpare bir yumruktur. Hiçbirisinin diğerinden bir ayrımı, farkı yoktur. Biz, bütün bu terör örgütlerine ve arkasındaki siyasi güçlere, arkasındaki dış mihraklara rağmen ülkemizi birlik, dirlik, kardeşlik içinde kalkındırmaya devam edeceğiz."

Davutoğlu, 7 Haziran seçimlerinin ardından ekonomik, siyasi istikrarsızlık ve kamu düzeninde boşluk bekleyenlere milletin 1 Kasım seçimlerinde gereken cevabı yüzde 85 katılım, yüzde 97,5 temsil ve yüzde 49,5 rekor bir oyla iktidarı AK Parti'ye teslim ederek verdiğini kaydetti.

AK Parti'nin 1 Kasım'da halktan aldığı emanetin hakkını, yeni dönemde yapacaklarıyla vereceğine inandığını ifade eden Başbakan Davutoğlu, "Bunun için de bize oy versin vermesin bütün vatandaşlarıma, 78 milyona bir kez daha hitap ediyorum, her birinizin yüreğine, her birinizin gönlüne hitap etmeye, yüreğinize girmeye kararlıyız. Her bir vatandaşımızın elini tutmaya, her bir öğrencimizi geleceğe hazırlamaya kararlıyız. Parti ayrımı gözetmeden, ırk, etnisite, mezhep, din ayrımı gözetmeden 78 milyonun güzel geleceği için çaba sarf edeceğiz" diye konuştu.

"HAMASET DEĞİL İŞ ÜRETİYORUZ"

Davutoğlu, dün muhalefet partileri liderlerinden randevu talebinde bulunduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:"Ümit ederim ki onlardan da aynı anlayışı görür, önümüzdeki 4 yılı birbirimizi eleştirdiğimiz, birbirimizle gerektiğinde siyasi rekabet yaptığımız ama sonunda bu ülkenin menfaatini her türlü siyasi menfaatin üzerinde tuttuğumuz bir dönem başlar. Bizim farkımız Türkiye'nin bütününü kuşatmamızdır. Çünkü biz kimlik siyaseti yapmıyoruz, hizmet siyaseti yapıyoruz, birilerinin yaptığı gibi kimseyi ötekileştirmiyoruz, dışlamıyoruz, kimseyi dışarıda bırakmıyoruz. 780 bin kilometrelik mübarek vatan topraklarımızı, Türkiye'nin tamamını bir bütün olarak kucaklıyoruz. Biz, söylemlerle değil eserlerimizle konuşuyoruz. Başkaları gibi slogan atmıyoruz, başkaları gibi kuru bir cumhuriyetçilik, milliyetçilik yapmıyoruz."

Milliyetçiliğin, eser kazandırmak, milletini sevmek, milletin taleplerini karşılamak olduğuna işaret eden Davutoğlu, "Hamaset değil iş üretiyoruz, hizmet üretiyoruz, eser üretiyoruz. Yoluyla suyuyla, mimarisiyle şehirlerimizi ihya ediyoruz, kültür ve sanatıyla, ekonomisiyle refah seviyesiyle insana, insan haklarına, hukuka değer veriyoruz" dedi.

Başka siyasetçiler gibi siyaseti laftan, hakaretten, iftiradan ibaret görmediklerini, hayata dokunduklarını, vatandaşların temel ihtiyaçlarını karşıladıklarını dile getiren Davutoğlu, "Anadolu'daki varlığımızın bin yıllık muhasebesini yapıyor, bin yılda nasıl bir medeniyet kurduğumuza, birlikte nasıl bir medeniyet yeşerttiğimize dikkati çekiyoruz. Biz, 2023 vizyonu derken de 2071 vizyonu ve ruhu derken de medeniyetimize vurgu yapıyoruz. Bir yandan geleceğin Türkiye'sini kurarken bir yandan da geçmişimize sahip çıkmanın derdi içindeyiz" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu, bugün açılışı yapılan tesislerin Türkiye'ye, şehirlere ve vatandaşlara hayırlı olmasını dileyerek, tesislerin yapımında emeği geçenlere şükranlarını sundu.