Termal kaynaklar değerlendirilmeye muhtaç

ERZURUM (İHA) - Atatürk Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen “Termal Su Kaynaklarımızın Çevre ve Turizm Açısından Değerlendirilmesi” konulu panelde Türkiye’nin termal kaynakları değerlendirildi.
Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen panelin açılışında konuşan Çevre Sorunları Araştırma Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Zeynep Eren, termal yeraltı sularının ülkelerin değerli doğal kaynaklarından biri olduğunu, Türkiye’nin ise bu konuda sayılı ülkelerin arasında yer aldığını söyledi.
Eren, termal kaynakların genellikle turizm ve alternatif enerji amaçlı değerlendirilmelerinin yaygın olmakla birlikte, binaların ve kentlerin merkezi sistemle ısıtılmasında da kullanıldığını anlattı.
“Termal sular, seracılıkta, tavuk ve hayvan çiftliklerinin ısıtılması, toprak, cadde, havaalanı pistlerinin ısıtılması ve tropikal bitki ve balık yetiştiriciliği gibi pek çok doğrudan uygulama alanına sahiptir” diyen Eren, şunları kaydetti:
“Bu suların içerikleri ve sıcaklıkları geçtikleri bölgelerin jeolojik yapısına göre değişmektedir ve farklı sıcaklığa sahip termal sular farklı uygulama alanlarında kullanılmaktadır. Bunların içerisinde en yaygın olanı sağlık amaçlı termal turizm uygulamasıdır.Termal turizmin dışında bir diğer önemli uygulama alanı ise termal suların çevresel açıdan değerlendirilmesidir. Termal suların elektrik enerjisine dönüştürülerek dolaylı kullanımı yada binaların ısıtılması için doğrudan kullanımı temiz ve yenilenebilir bir enerji kaynağı olarak özellikle fosil yakıt kullanımını azaltması, ilimiz gibi ağır kış şartlarına sahip bölgelerde hava kirliliğini azaltmada olumlu bir etki yaratması açısından oldukça önemlidir.”
TERMAL SU İLE BİNALAR ISITILABİLİR
Panelde konuşan Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü Enerji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç.Dr. Yusuf Ali Kara ise, “Düşük sıcaklıktaki jeotermal kaynakların konut ısıtmada kullanımı” konulu konuşmasında bina ısıtmak amacıyla jeotermal kaynaklardan doğrudan veya dolaylı olarak faydalanılabilineceğini söyledi.
Jeotermal kaynağın doğrudan kullanıldığı jeotermal ısıtma sistemlerinde, bir eşanjör vasıtasıyla jeotermal suyun ısısının bina ısıtma tesisatı su devresine aktarıldığını ifade eden Kara, “ Bu tip bir uygulama için jeotermal suyun sıcaklığı 70 °C büyük olmalıdır. Bu yüzden sıcaklığı 50 °C `nin altındaki kaynaklar böyle bir uygulama için elverişli değildir. Fakat bu kaynaklardan ısı pompası vasıtasıyla konut ısıtmada faydalanmak mümkündür” diye konuştu.
TERMAL SULAR ŞİFA KAYNAĞI
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı Başkanı ve Çağ Sağlık Eğitim Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Kadirhan Sunguroğlu ise “Termal Su Kaynaklarının Sağlık Turizmi Açısından Değerlendirilmesi” konulu bir konuşma yaptı.
Sunguroğlu, sadece hastaların değil sağlıklı olan bireylerin de termal sulardan yararlanması gerektiğini belirterek, "Termal sular şifa kaynağıdır. Termal sular bir çok hastalığa iyi gelmektedir. Bunun yanında sağlıklı olan bireylerde genç ve güzel kalmak için kaplıcaları tercih etmelidir. Ayrıca sıcak suların kas, kemik ve sinir sistemi üzerine olan etkileri sayesinde ağrıyı azalttıkları bilinmektedir" şeklinde konuştu.
Kaplıcaların stres üzerinde olumlu etkisi olduğunu belirten Sunguroğlu, şunları kaydetti: "Kaplıcalar ruh hastalıkları üzerinde olumlu etkilere sahip. Kaplıcaya giden kişi `Tebdili mekanda ferahlık var` anlayışıyla hem gezi yapmış oluyor. Hem de sıcak su gevşemeye yol açtığı için stres üzerinde olumlu etki oluşturuyor."
Erzurum Aziziye Belediye Başkanı ve Jeotermal Belediyeler Birliği Encümen Üyesi Fatih Cengiz ise “Erzurum’da Termal Turizm” başlıklı sunumunda Ilıcadaki termal tesisleri hakkında bilgi verdi.